“Sigorta sözleşmesi” başlıklı TTK nın 1401. maddesi:
“Sigorta sözleşmesi, sigortacının bir prim karşılığında, kişinin para ile ölçülebilir bir menfaatini zarara uğratan tehlikenin, rizikonun, meydana gelmesi hâlinde bunu tazmin etmeyi … bir para ödemeyi veya diğer edimlerde bulunmayı yükümlendiği sözleşmedir.”
«Menfaat ve kapsam» başlıklı
MADDE 1453- (1) Rizikonun gerçekleşmemesinde menfaati bulunanlar, bu menfaatlerini mal sigortası ile teminat altına alabilirler.
Bu kanun maddelerine göre, bir kişinin para ile ölçülebilir bir menfaati (örneğin 100 birim), bir riziko gerçekleştiğinde, aynı tutarda tazminat (100 birim) ödenmelidir. Özetle, sigorta, bir şeyin fiziken eski haline getirilmesine değil, kişinin o şey üzerindeki ekonomik menfaatine teminat sağlar. Bu nedenle, tamir edilen araçlarda oluşan değer kaybının da bu hüküm kapsamında karşılanması gerekmektedir.
Yargıtay’ın, değer kaybının ödenmesine ilişkin birkaç eski kararı bulunmakla birlikte, bu konuda benim kişisel görüş sürecim farklı bir şekilde gelişti. 1996 yılında bir şirket denetimi sırasında oluşturduğum, dünya uygulamalarını bilmediğim için beklettiğim ve yalnızca Sigorta Denetleme Kurulu’ndaki sunumlarda ve Türk Sigorta Enstitüsü’ndeki eğitimlerimde dile getirdiğim bir görüşüm vardı: Oto sigortalarında tamamında değer kaybı tazminatının ödenmesi gerektiği. Ancak, İngiltere (2003) ve ABD’deki (2010) araştırmalarım sonrasında, bu görüşümü daha da pekiştirdim ve nihayetinde Active Bankacılık ve Finans Dergisi 2010 Kasım-Aralık sayısında bir makale olarak yayınladım. Yanılmıyorsam, bu makale değer kaybı konusunda yayınlanan ilk makaledir.
Bu makalenin yayınlanmasının ardından, belki de tesadüfi bir şekilde, 2011 yılının Mart-Nisan döneminde TSB verilerine göre sigorta şirketlerine değer kaybı tazminatı talepleri gelmeye başladı. Yıl sonuna kadar bu talepler yaklaşık 1000 adede ulaştı ve sonraki yıllarda yüz binleri geçti. Ancak burada önemli bir sorun var: Tamir edilen bütün araçlar değer kaybına uğrasa da, uygulamada sadece trafik sigortası kapsamında, karşı tarafın aracının tamir edilmesi durumunda değer kaybı tazminatı ödeniyor.
Peki, neden kasko sigortasında değer kaybı tazminatı ödenmiyor? Bunun için özel bir kanun maddesi mi var? Hayır, böyle bir madde yok. Bilakis yukarıdaki kanun hükümleri, kasko sigortası da dahil olmak üzere tüm zarar sigortalarını kapsıyor. O halde neden uygulanmıyor? Bunun temel nedeni, kanaatimce Yargıtay ve STK’ların ilgili maddeyi derinlemesine incelemeden kararlar vermeleridir.
Zorunlu açıklama: 2020 yılında akademisyenliğe geçişim sırasında, Covid-19 pandemisinin etkileri, ardından gelen ekonomik kriz ve trafik sigortasında uygulanan tavan fiyat politikalarının sektör üzerindeki olumsuz sonuçları nedeniyle, bu konuyu bilinçli bir şekilde gündeme getirmedim. Ancak, ilk 7 Aralık’ta SHD’nin ve 23 Aralık’ta İstanbul Barosu’ndaki bir konuşmamda bu konuya değindim.